Kitap kurdu

Kitap kurdu

Kitap özeti nasıl çıkartılır

A. Her şeyden önce bazı temel kurallara uymak gerekir:
• Özet, asıl metnin temel düzenine doğru ve sadık bir şekilde uymalıdır, özette genel olarak metnin düzeni takip edilmelidir. Ancak bu kural, özeti kendi planınız içinde yapma hakkınızı elinizden almaz. Özet yapmak, bir bakıma metni tekrar yazmaktır. Metni tekrar yazarken hem metnin düzenine bağlı kalabilir, hem de konunun gerektirdiği düzenlemeleri yapabilirsiniz.
• Özetinize metinde bulunmayan fikirleri sokmayınız, metinde söylenen şeylerle ilgili de hiçbir yargıda bulunmayınız. Yani tarafsız, nesnel olunuz.
• Özetinizde metinden alınmış cümlelere yer vermeyiniz. Kendi kelimelerinizi ve cümlelerinizi kullanınız.
B. Sonra şu kuralları da göz önünde bulundurunuz :
• Metnin esasına saygı gösteriniz:
- Özetlenen metnin mantığını kavrayınız ve yansıtınız. Özetin başarısı buna bağlı olacaktır.
- Çeşitli fikirler arasındaki bağları fark ediniz ve bunları özetinize yansıtınız.
- Özetlenen metnin temel fikirlerini bulunuz.
- Özet için verilen uzunluk ölçüsüne uyunuz, kelime yahut sayfa sayısı sınırlarını aşmayınız. Yahut amacınıza en uygun kısaltma oranını kendiniz belirleyiniz.
• Kendi özet metninizi oluşturunuz ve tarafsız olunuz:
- Uygun ifadeler, terimler, deyimler kullanınız.
- Tarafsız bir anlatım şekli kullanınız. (Mesela, “metnimizde” yerine “metinde” deyiniz.)
- Kişisel kelimelerinizi kullanınız. Dil ve anlatım size ait olsun.
- Kişisel fikirlerinizi belirtmeyiniz.
- Özetlenen metinden örnek alıntılar yapmayınız. Bu yolu, çok önemli bir sebep varsa çok az kullanınız.
- Metinde geliştirilen fikirlere bağlı kalınız.
C. Nihayet, çok zaman kaybetmemek için şu şemaya uyunuz:
1. Metni dikkatle okuyorum.
2. Metnin önemli kelimelerini bulmaya dikkat ediyorum ve anahtar-kelimeleri buluyorum.
3. Önemli fikirleri buluyorum ve yalnızca açıklayıcı ve tasvir edici örnekleri vb. bir kıyıya bırakıyorum.
4. Yazıdaki mantıkî bağları dikkatle buluyorum.
5. Metnin somut, görsel bir şemasını yapıyorum ve önemli fikirlerin birbirine nasıl bağlandığını gösteriyorum.
6. İlk taslak yazımı yazıyorum, metnin boyunu hesaplıyorum.
7. Taslak yazımı düzeltiyorum (imlâ, dil, anlatım, vb.)
8. Özetime son şeklini veriyorum.
Bu kurallara uyarsınız, doğru, güzel bir özetin sahibi olursunuz. Bu sanıldığı kadar önemsiz ve kolay bir iş değildir, yazı sanatını öğrenmenin yollarından birisinin iyi özetler yazabilmek olduğunu unutmayınız ve sık sık bu alıştırmayı yapınız. Bunu yaparsanız, usta bir kalem sahibi olma yolundasınız demektir.

6 Ekim 2010 Çarşamba

hz. aişe(raduyallahu anhuma)

Yazarın adı:   Dr. reşit haylamaz
Eser: hz aişe

Yayın:Işık yayınları
           Neş'et  ettiği  ortam
Allah Resulü'nün risaletle serfıraz kılınmasından  yaklaşık dört  veya beş yıl önce dünyaya gelmiştir.Annesi Amine,Babası Abdullahtır.dünyaya yetim qelmiştir.Annesi çok  küçük  yaşta vefat etmiştir.Resulullah'ın halkı putlara tapmaktadır oldukça azqın ve sapık  bir  milleti vardır.Resulü  kibriya hazretleri onları  imana  kavuşturacaklardır.Allahtan  ilk  vahiy indiğinde De ki: ben ibrahim(a.s)mın son  zinciriyim.Size açıkca bir  uyarıcıyım .Mekke halkı peygamber  efendimizi yalancılıkla suçlar.Müşrüklerin  en  büyükleri,sen el-EMİN bir  insansın.Bizden dinimizden vaçgeçip kendi  dinine  uymamızı istiyorsun.Siz  babalarımızdan dedelerimzden  böyle  gördük onları putlara taparken  şahit olduk.Müşrikler babalarına  iftira  atmaktadırlar. allah bunu kuranda bir  ayetinde  şöyle bildirmektedir. Milletim sizin  inandığınız  din  din  değil sizin  inandıklarınız ne duyarlar nede size  bir  yol  gösterirler.Siz sizi  yaratana şükretmiyorsunuz.Be sizi büyük  bir  azaptan kurtarmak  için  gönderildim .Sizse beni yalancılıkla  suçluyorsunuz,ben size  büyük  bir  azabın geleceğindén korkarım.
Müşrikler:madem seni  bize  allah  gönderdi,peygambersin o  zaman bize o  büyük  azabı  göster .
Müşrikler apaçık kendilerine  azap  istediler.Gün  geçtikçe müslümanlar  çoğaldı.Ve bu durum  müşriklerin  hiçde  hoşuna  gitmedi  çok  rahatsız oldular.Zengin  müslümanlara,iftira  attılar fakirlere ise kendi yöntemleriyle işkenceler  yaptılar bunların  başında:Bilal-i habeşi,habbab b.eret,ebu fukeyhe,lubeyne,süheyb-i rumi,yasir,sümeyye ve  ammar b. yasir yer  almaktadırlar.Bunların  suçları  tekti müslüman  olmaktı,tevhide  gönül  vermekti.Mekke çok  üzüntülü  bir  dönem  yaşamakta, ebu talip ve eşi hz hatice vefat  etti.Bu iki  değerli isim arka  arkaya ölünce  mekkeyi ve en  çok  muhammet(a.s)mı derinden  çok  üzmüştür.peygamber  efendimiz  tevhidle mücadele etmiştir ve sonunda müslümanların kazanacağı  kesindi.İyiler kazanır  kötüler  kaybeder.peygamber  efendimiz uzun  bir  zaman  sonra bir  rüya görür, ve  rüyasında  Ebu Bekir'in kızı aişe  validemizle evleneceğini bizzat  melekler haber verir.Bu rüyayı  gördüğünü hiç  kimseye  söylemez.İkinci  defa  yine aynı  rüyayı  görür.Kocasını yeni  şehit  vermiş  olan  sevde  validemizi istemek  için  adamlarıyla  haber  gönderir.Babamın  fikrini almak isterim  önce o ne derse o tabi resulü kibriya  hazretlerine zevce olmak  her kadının  isteğidir ama babamın fikrini almak istiyorum der.Uzaklarda  olan  abileri  ve  amcaları bu olayı  duyar  ve Mekkeye  gelirler bu  izdivaca karşı  çıkarlar ve sevde  validemizde efendimiz(a.s)le evlenmez.En  sonunda  gider en  kadim  dostu Ebu Bekire,Allah bana rüyamda senin kızın aişeyle evlenmemi vahyetti. Senin içinde uygunsa aişeyi kendime zevce yapmak isterim.Ebu Bekir bir yandan çok sevinir Allah'ın Resulüne akraba olacağı için diğer bir yandanda üzülür.Çünkü Aişe validemizin doğumunda Ebu Bekir(r.a)başkasıyla beşikkertmesi yapmıştır.Resulullah'ın  arzını Aişe validemize iletir.Ey aişe resulullah seninle evlenmek istiyor sen bu işe ne dersin kızım der.
Aişe validemiz:babacığım resulullahın zevcesi olmayı kim istemezki .Bu konuyu birde diğer aileyle görüşür Ebu Bekr, Resulullah Aişe'yle izdivaç yapmak istiyor.Ama ben senin oğlunla beşikkertme yaptık hatırlarsan.Adam bir durur ve yüzüne bakmadan,ben senin kızını alırsam oğlum dinini değiştirir senin kızın müslüman oldu bizse hristiyanız putlara taparız.Senin içinde bir mahsuru yoksa bu işi bozalım gitsin.Ebu Bekr sevinle yerinden kalktığı gibi evinin yolunu tutar.Ve aişe ve ablası babalarının uzaktan geldiğini görür ve hemen yanlarına gider Ebu Bekr durumu arz eder.Ve kızını Allah'ın elçisine vereceğini haber gönderttirir.Aişe validemiz ve resulullah bir çok yere giderler haca giderler hicret ederler.Annemiz dört dörtlük bir kadındır .Peygamber  efendimize yine rüyasında vahiy iner.Bundan  sonra  istediğin kişiyle  evlenebilirsin .peygamber  efendimizde bir çok  annemizle  evlenir.Aişe  annemizlen  evlendikten  tam  iki  yıl  sonra sevde validemizlende evlenir.Aişe  validemizin hiç çocuğu  olmamıştır.Müminlerin  bir  derdi,bir  sıkıntısı olduğunda  direk  annemize arz  eder.Müşrikler  yaptığı  eylemlerden  hiçbirinde başarılı  olamazlar Müşrikler annemize bile iftira  atmıştır onun namusuna laf  atarlar. Ve  o  zamanda  annemiz hasta  olur ve  babasının yanına  gitmek  için  Resullullahtan  izin  alır.Resulullahda izin verir.Bu iftirayı  duymasını  istemez efendimiz  her şeyi anlayana kadar hz Aişé validemize söylemez. Aişé annemiz  babasının yanında iki  hafta durur.Ve bu  iftira  şehirde çok  yayılır.Aişé annemizinde  kulağına gider ve  ağlamaya başlar  çok  üzülür baygınlık  geçirir.Kendiné géldiğinde başında  babasının ,annesinin,ablasının ve  efendimizin  olduğunu görür.
  Ey aişe hiç  tasalanma Allah  bana bu iftiranın  haberini  gönderdi. Çok  yakında  bir  müjde  alacaksın ve  bu  müjdeyle  çok  rahatlayacaksın .Mekke’lilerde çok sevinecekler.Aişé bu  haberin  üzerine çok  sevinir.Efendimiz  buraya  gelmeden  önce  kızları  ve  diğer  eşleriyle bu  konuyu görüşür.Onlarda  biz aişé  kadar iyi bir  insanı  ömrümüzde  görmedik  onunda bir  kusurunu kesinlikle  ne  işittik nede  gördük.Onun böyle  bir şey  yaptığına  kesinlikle  inanmıyoruz,derler. Ve  sonundada müşrikler  hiçbir  zaman emellerine  kavuşmadılar.Aişé annemiz ona  gelenlerle  her zaman  perde   arkasında  onların  sıkıntılarını  dinlemiştir.Çok  fakir olan  bir  kadın  ve  ikiz  iki  çocuğuyla  annemizin  yanına  gelir.Günlerdir  hiç  yemek  yememişlerdir.Aişé  annemiz ona  gelen  insanlara  elinde  avucunda  ne var  ne  yok verir.Kadına yiyecek  arar  ancak  elinde  tek  üç  hurma  vardır.Onları alır  ve çocuklarına  ve  kadına  verir.çocuklar  hurmayı iştahla  yerler kadın  yemez kızları  daha çok  açlardır  elindeki  hurmayı  ikiye  bölüp  kızlarına  verir ve  kendisi  bişey  yemez  önce  yavrularını  doyurur sonra  kalırsa  kendisi  yer.Aişé annemiz bu  manzaraya  çok üzülür; çünkü  onun  hiç  çocuğu  olmamıştır.bu  üzüntüsünü  efendimizede  anlatır .Oda  çok  üzülür  çocuğu olmadığınaPeygamber efendimizle birçok yere hicret etmiştir efendimiz hanımları arasında kura çekip onlarla hicret ediyor. Birgün kurada fatıma annemiz ve aişé validemiz çıkarlar .Aişé validemiz  efendimizle hep hicret etmiştir sadece iki defa etmemiştir.
Annemizin kardeşi müşriklerden  olmuştur ve Aişé validemize biçok  hakaretlerde bulunmuştur.Annemiz ona çok kırılmıştır ve yemin eder birdaha onunla konuşmayacağım.kardeşi bir zaman sonra çok pişman olur .Ve ondan özür dilemek  için yanına gider ama aişé validemiz ziyaretini kabul etmez.Yine gelir yine kabul etmez ve son çare olarak araya büyük kabile reislerini koyar onlarla beraber gelir .Barışmalarını ister iki kardeş arasında küslük olmaz derler ve aişé validemiz ;ben bu yemini bozarsam birtakım şeyler yapmak zorundayım der.Onlarda evet biliyoruz derler.Ve barışırlar,aişé annemiz fakirlere fitre dağıtır kardesiyle barıştıktan sonra.Elinde ne var ne yoksa dağıtır.
Hicrete bu kez aişé validemiz çıkmaz zeyneb ve fatıma validemiz giderler .Zeyneb validemizin devesi bir noktadan sonra gitmez ,devesinin gitmediğini haber verir. Zeyneb validemiz.Resulullah,ey fatıma zeynebin devesi gitmiyor sende iki deve var develerinden  birini zeynebe versende yolumuza devam etsek der. Fatıma validemiz,zeyneb validemizin Müslümanlığıyla ilgili eleştirilerde bulunur ve devesini vermek istemediğini söyler.Bu duruma efendimiz ve zeyneb validemiz çok üzülür. Sonra fatıma validemiz bu yaptığının çok ayıp olduğunu anlar ve özür dileyip devesinin birini verir.Ve böylelikle bu olayda tatlıya bağlanır.Aişé validemiz ve fatıma validemizin araları çok iyidir en küçük bir meseleyi bile birbirlerine söylerler bu olayıda anlatır ona adeta bir sırdaştırlar.Aişé validemiz fatıma annemize imrendiğini söylemiştir.Ben onun gibi bir kadın görmedim ömrümde kendini adeta imanına adamış birisi,ona çok imreniyorum der.Ve aişé validemize atılan iftiradada fatıma validemiz; ben onun gibi namusuna bukadar düşkün bir insanı ömrümde görmüş değilim aişé böyle bir şeyi kesinlikle yapmamıştır bu müşriklerin bir fitnesidir,inanmam ben buna der.péygamber efendimizin hanımlarından en genci olanda aişé validemizdir.Efendimiz hanımlarından en çok aişé annemizle vakit geçirmiştir.Onun hep hücresinde kalmıştır.Aişé annemiz ve zeyneb validemiz efendimizin huzuruna gelirler ona dünya hayatını istediklerini söylerler efendimiz bu sualin üzerine çok kırılır ve tam 29 gün kendi hücresinde durmuştur hiç kimseyle konuşmaz ve kimseyle görüşmemek için adamlarını tembihlemiştir.Aişé annemiz efendimizin gelmediği günleri bir kağıda  not   etmiştir.ve ikiside artık dayanamazlar Allah’a tevbe ederler ve çok pişman olmuşlardır.Belkide birdaha efendimizle görüşemeyecekelrdir onun nur yüzlü ellerini,gözlerini ebediyen kaybedeceklerdir.Ve son çare olarak Resulullahın yanına gitmeye karar verirler.efendimiz davetlerini her defasında reddeder  ve annelerimizde beklemekten başka çare olmadığını düşünüp hücrelerine dönerler efendimiz 29.gün aişé validemizin hücresine gelir.Aişé annemiz çok pişman olduğunu söyler tevbe eder ve efendimizde onu affeder.efendimiz  aişe annemizle 9 günde bir görüşürler çünkü efendimizin 9 tane eşi vardır.ve her birine 1 gününü ayırır.Öncede aişé annemize 3 günde bir gelirdi sıra şimdi 9 günde bu  onun çok zoruna gider efendimizin hep yanında olmasını ister.efendimiz tevhid  mücadelesine devam etmektedir savaşta yanında aişé annemizde gelmiştir şehit ve gazilere yardım etmiştir onlara sular taşımıştır.Efendimiz temizliğe çok önem verir.Birgün çok     feci şekide hasta olur ateşler içindedir.Namaz kılamaz ve Ebu bekir’in kılmasını ister aişé validemiz itiraz eder.ebu Bekir çok yufka yüreklidir kıldıramaz namazı heycanlanır.Efendimiz namazı onun kıldırmasında kararlıdır ve annemizde bişey yapaamz ve babasının namazı kıldırmasına ikna olur.Efendimiz öldükten sonra halifeliği ilk yapan ebubekr (r.a) yer  almıştır. Ebubekr bikaç yıl haliiiifelik  yapmıştır gün  gelmiş oda şehit edilmiştir. Onun yerinide hz ömer almıştır ömer bir çok savatça  galip  gelmiştir.oda birkaç yıl  dayanıp son savaşında  şehit edilmiştir.oda hz aişé validemizin  hücresine gömülmek istediğini ölmeden önce  oğluna vasiyet  eder.hz  aişé onayı  kabul eder. Onun yerinide  hz  ali alır. Hz  ali aişé annemize çok bağlıdır. Onu kendi annesi  olarak görür. Bir  çok  yere  annemizle  beraber  gitmiştir.Annemiz  savaşlarada  katılmıştır  gazilere  ve  şehitlere hemşiiiiirelik yapmıştır  su  taşımıştır  onlara. Annemiz  hz  aliyle hicret ederken müşrikler  annemize  suiiikast yaparlar  ama her  zamanki  gibi istediklerini elde edemediler. Birkaç  kez  annemizi öldürmeyede  çalışmışlardır.ama  Allah her  defasında engel  olmuştur. Annemiz efendimiz  istediği gibi bir eş  olmaya özen  göstermektedir.Gün  gelir ölüm  zincirni hz  alide  tadar ve  hz  alide oğlundan vasiyet  olarak  aişénin hücresine gömülmek  istediğini söyler .aişé validemiz artık  hücrede kalmaz  çünkü  yer  kalmamıştır  ona. Yan  taraftaki kendi hücresine  geçer.halifelik dönemini bu  kez de  hz  muaviye alır. Muaviyede diiiğer  halifeler  gibi  yaşamıştır.Diğer ülkelere  tehdit gönderir. Benden  sonra halifeliği oğlum  olmasını  istiyorum  der. Bu tehtid  annemizin  kulağına  gider  ve  çok  sinrlenir.oğlunu halişfe  olarak  kabul etmez  ve  hz muaviyede  öldükten  sonra halifelik  zamanı sona ermiştir.oda annemizin  hücresine  efendimizin yanına  gömülür. Annemiz  diğer  annelerimiz arasında en  genç  olanıdır. Ama diğer  annelerimizden  en  zeki  olanıdır.Müminler  her bir sorunlarını aişé annémize danışırlar.Müminlerden bir kız aişé annemizle görüşmek  istediğini  söyler .Annemiz  kabul  eder.Kız babam  beni istemediğim halde  evlendirmek istyor ben istemiyorum aişe annemiz kızın  annesini ve babasını çağırtır.Ve onları ikna eder .o zamnda  kadın  hakları kanunu  başlamıştır.Kız istediği kişiyle evlenebilir. Reşit olduktan  sonra istediğini yapabilir.dedi..
Mümin olanların hepsi annemize örnek bir insan olmak için çaba göstermiştir.Müşrikler annemize halan suikast yapmaktadırlar.Annemiz  efendimizi çok kıskanır  ara  sıra. Hz haticéden bahsetince  efendimz  bazen  kızar ona  haticeye asla toz  kondurmaz.ilk karısıdır.Ona olan  sevgisi bir başkadır. Aişé annemizede  öyle diğer  annelerimizden daha çok  onunla  vakit geçirir.Bir gece efendimiz kalkar  ve  evden  çıkar.Annemiz evden  çıktığını görünce  hemen  peşine düşer.Diğer annelerimizin  yanına  gittiğini düşünür.gece  vakti  hemen  peşine  düşer efendimiz farkındadır  birisinin takip ettiğini.Eve geri  döner aişé annemiz  eve  döndüğünü anlayınca  hızlı  hızlı  eve  gelir  efendimizden  bikaç  dakika önce  eve  gelir.Nefes nefese  kalır,Efendimiz  sorar.
Éy aişé hayırdır  niye  böyle  soluk  soluğa  kaldın  der.Aişé annemiz ondan  saklamaz  ve  söyler sen evden  çıkınca ben  sandım ki  diğer hanımlarının evine  gidiceksin  diye  korktum  ve  takip  ettim özür  diler.
Éfendimiz demek peşimde  o  gizli  gizli dolaşan sensin  der.efendimiz annemizin özür  arzını kabul  eder. Ve sabah namazını kılar aişé annemizde  izler onu.namazını kılarkende  annemiz  eşlik eder  ona  namazları  bittikten sonra uyurlar.Gün  geçtikçe müminlerin  sayısı çoğalıyor.müşriklerin başı Ebu leheb bir pilan yapılması gerektiğini söyler.peygamberi hemen  öldürelim müslümanlarıda esir alalım bizim tarafımıza geçmeyenleride köle yapalım işkenceyle öldürelim.Müşrikler bu teklifi hemen kabul ederler.Ve planı hemen uygulamaya çalışırlar.Efendimi’e bu haber allahteala haber  verir.sen onların suratlarına öyle bir toprak savurki ben onlara günlerini gösterim.Peygamberi öldürmek neymiş görsünler,der.Peygamber  efendimiz  sabah müşrikler  daha  gelmeden  önce  ebubekirin evine  gider  ve müşrikleri  görür.Müşrikler ona saldıracaklardı efendimiz  hemen  avucuna toprak alıp suratlarına  savurur.Ve  onlar   efendimizi görmeden hemen ordan uzaklaşır.Ebubekirin  evinin arka kapısından çıkar.Müşrikler efendimizin evine geldiğinde yatağında yattığını görür. Yorganını açarlar ve içinde  küçük yaşta efendimizin arkasında duran hz ali çıkar. Ve müşrikler çok şaşırırlar.Ebubekir(r.a)evine giderler ama çok  geç kalırlar  çoktan yola çıkmışlardır.
Efendimiz ve ailési habeşistana olan hicretlerinide böylelikle başarıyla tamamlamıştır.efendimiz son yolculuğuna aişé annemizin yanında uğurlanmıştır. Ve diğer tarafa gitmeden önce bir çocuktan misvak görür ve onu işaret eder annemize. Dişlerini onunla temizler ve son yolculuğuna gider.sonunda rabbine kaşur.
                                           Aişé annemizin efendimizin öldükten sonraki hayatı:
Annemiz ilime çok önem verir.Hergün kuran okur bir gün bile okumaktan tereddüt etmez.
Temiz ve titiz bir insandır.elinde avucunda ne var ne yok fakirlere dağıtır.Yanına gelen müslümanlarıda hiçbir zaman boş göndermez. Bazen aç olduğu zamanlarda olmuştur.Elinde bir tane hurma varsa yiyecek olarak onu hiç tereddüt etmeden yanına gelen insanlara verir.
Annemizin kardeşi müşriklerden  olmuştur ve Aişé validemize biçok  hakaretlerde bulunmuştur.Annemiz ona çok kırılmıştır ve yemin eder birdaha onunla konuşmayacağım.kardeşi bir zaman sonra çok pişman olur .Ve ondan özür dilemek  için yanına gider ama aişé validemiz ziyaretini kabul etmez.Yine gelir yine kabul etmez ve son çare olarak araya büyük kabile reislerini koyar onlarla beraber gelir .Barışmalarını ister iki kardeş arasında küslük olmaz derler ve aişé validemiz ;ben bu yemini bozarsam birtakım şeyler yapmak zorundayım der.Onlarda evet biliyoruz derler.Ve barışırlar,aişé annemiz fakirlere fitre dağıtır kardesiyle barıştıktan sonra.Elinde ne var ne yoksa dağıtır.
Hicrete bu kez aişé validemiz çıkmaz zeyneb ve fatıma validemiz giderler .Zeyneb validemizin devesi bir noktadan sonra gitmez ,devesinin gitmediğini haber verir. Zeyneb validemiz.Resulullah,ey fatıma zeynebin devesi gitmiyor sende iki deve var develerinden  birini zeynebe versende yolumuza devam etsek der. Fatıma validemiz,zeyneb validemizin Müslümanlığıyla ilgili eleştirilerde bulunur ve devesini vermek istemediğini söyler.Bu duruma efendimiz ve zeyneb validemiz çok üzülür. Sonra fatıma validemiz bu yaptığının çok ayıp olduğunu anlar ve özür dileyip devesinin birini verir.Ve böylelikle bu olayda tatlıya bağlanır.Aişé validemiz ve fatıma validemizin araları çok iyidir en küçük bir meseleyi bile birbirlerine söylerler bu olayıda anlatır ona adeta bir sırdaştırlar.Aişé validemiz fatıma annemize imrendiğini söylemiştir.Ben onun gibi bir kadın görmedim ömrümde kendini adeta imanına adamış birisi,ona çok imreniyorum der.Ve aişé validemize atılan iftiradada fatıma validemiz; ben onun gibi namusuna bukadar düşkün bir insanı ömrümde görmüş değilim aişé böyle bir şeyi kesinlikle yapmamıştır bu müşriklerin bir fitnesidir,inanmam ben buna der.péygamber efendimizin hanımlarından en genci olanda aişé validemizdir.Efendimiz hanımlarından en çok aişé annemizle vakit geçirmiştir.Onun hep hücresinde kalmıştır.Aişé annemiz ve zeyneb validemiz efendimizin huzuruna gelirler ona dünya hayatını istediklerini söylerler efendimiz bu sualin üzerine çok kırılır ve tam 29 gün kendi hücresinde durmuştur hiç kimseyle konuşmaz ve kimseyle görüşmemek için adamlarını tembihlemiştir.Aişé annemiz efendimizin gelmediği günleri bir kağıda  not   etmiştir.ve ikiside artık dayanamazlar Allah’a tevbe ederler ve çok pişman olmuşlardır.Belkide birdaha efendimizle görüşemeyecekelrdir onun nur yüzlü ellerini,gözlerini ebediyen kaybedeceklerdir.Ve son çare olarak Resulullahın yanına gitmeye karar verirler.efendimiz davetlerini her defasında reddeder  ve annelerimizde beklemekten başka çare olmadığını düşünüp hücrelerine dönerler efendimiz 29.gün aişé validemizin hücresine gelir.Aişé annemiz çok pişman olduğunu söyler tevbe eder ve efendimizde onu affeder.efendimiz  aişe annemizle 9 günde bir görüşürler çünkü efendimizin 9 tane eşi vardır.ve her birine 1 gününü ayırır.Öncede aişé annemize 3 günde bir gelirdi sıra şimdi 9 günde bu  onun çok zoruna gider efendimizin hep yanında olmasını ister.efendimiz tevhid  mücadelesine devam etmektedir savaşta yanında aişé annemizde gelmiştir şehit ve gazilere yardım etmiştir onlara sular taşımıştır.Efendimiz temizliğe çok önem verir.Birgün çok     feci şekide hasta olur ateşler içindedir.Namaz kılamaz ve Ebu bekir’in kılmasını ister aişé validemiz itiraz eder.ebu Bekir çok yufka yüreklidir kıldıramaz namazı heycanlanır.Efendimiz namazı onun kıldırmasında kararlıdır ve annemizde bişey yapaamz ve babasının namazı kıldırmasına ikna olur.Efendimiz öldükten sonra halifeliği ilk yapan ebubekr (r.a) yer  almıştır. Ebubekr bikaç yıl haliiiifelik  yapmıştır gün  gelmiş oda şehit edilmiştir. Onun yerinide hz ömer almıştır ömer bir çok savatça  galip  gelmiştir.oda birkaç yıl  dayanıp son savaşında  şehit edilmiştir.oda hz aişé validemizin  hücresine gömülmek istediğini ölmeden önce  oğluna vasiyet  eder.hz  aişé onayı  kabul eder. Onun yerinide  hz  ali alır. Hz  ali aişé annemize çok bağlıdır. Onu kendi annesi  olarak görür. Bir  çok  yere  annemizle  beraber  gitmiştir.Annemiz  savaşlarada  katılmıştır  gazilere  ve  şehitlere
hemşiiiiirelik yapmıştır  su  taşımıştır  onlara. Annemiz  hz  aliyle hicret ederken müşrikler  annemize  suiiikast yaparlar  ama her  zamanki  gibi istediklerini elde edemediler. Birkaç  kez  annemizi öldürmeyede  çalışmışlardır.ama  Allah her  defasında engel  olmuştur. Annemiz efendimiz  istediği gibi bir eş  olmaya özen  göstermektedir.Gün  gelir ölüm  zincirni hz  alide  tadar ve  hz  alide oğlundan vasiyet  olarak  aişénin hücresine gömülmek  istediğini söyler .aişé validemiz artık  hücrede kalmaz  çünkü  yer  kalmamıştır  ona. Yan  taraftaki kendi hücresine  geçer.halifelik dönemini bu  kez de  hz  muaviye alır. Muaviyede diiiğer  halifeler  gibi  yaşamıştır.Diğer ülkelere  tehdit gönderir. Benden  sonra halifeliği oğlum  olmasını  istiyorum  der. Bu tehtid  annemizin  kulağına  gider  ve  çok  sinrlenir.oğlunu halişfe  olarak  kabul etmez  ve  hz muaviyede  öldükten  sonra halifelik  zamanı sona ermiştir.oda annemizin  hücresine  efendimizin yanına  gömülür. Annemiz  diğer  annelerimiz arasında en  genç  olanıdır. Ama diğer  annelerimizden  en  zeki  olanıdır.Müminler  her bir sorunlarını aişé annémize danışırlar.Müminlerden bir kız aişé annemizle görüşmek  istediğini  söyler .Annemiz  kabul  eder.Kız babam  beni istemediğim halde  evlendirmek istyor ben istemiyorum aişe annemiz kızın  annesini ve babasını çağırtır.Ve onları ikna eder .o zamnda  kadın  hakları kanunu  başlamıştır.Kız istediği kişiyle evlenebilir. Reşit olduktan  sonra istediğini yapabilir.dedi..
Mümin olanların hepsi annemize örnek bir insan olmak için çaba göstermiştir.Müşrikler annemize halan suikast yapmaktadırlar.Annemiz  efendimizi çok kıskanır  ara  sıra. Hz haticéden bahsetince  efendimz  bazen  kızar ona  haticeye asla toz  kondurmaz.ilk karısıdır.Ona olan  sevgisi bir başkadır. Aişé annemizede  öyle diğer  annelerimizden daha çok  onunla  vakit geçirir.Bir gece efendimiz kalkar  ve  evden  çıkar.Annemiz evden  çıktığını görünce  hemen  peşine düşer.Diğer annelerimizin  yanına  gittiğini düşünür.gece  vakti  hemen  peşine  düşer efendimiz farkındadır  birisinin takip ettiğini.Eve geri  döner aişé annemiz  eve  döndüğünü anlayınca  hızlı  hızlı  eve  gelir  efendimizden  bikaç  dakika önce  eve  gelir.Nefes nefese  kalır,Efendimiz  sorar.
Éy aişé hayırdır  niye  böyle  soluk  soluğa  kaldın  der.Aişé annemiz ondan  saklamaz  ve  söyler sen evden  çıkınca ben  sandım ki  diğer hanımlarının evine  gidiceksin  diye  korktum  ve  takip  ettim özür  diler.
Éfendimiz demek peşimde  o  gizli  gizli dolaşan sensin  der.efendimiz annemizin özür  arzını kabul  eder. Ve sabah namazını kılar aişé annemizde  izler onu.namazını kılarkende  annemiz  eşlik eder  ona  namazları  bittikten sonra uyurlar.Gün  geçtikçe müminlerin  sayısı çoğalıyor.müşriklerin başı Ebu leheb bir pilan yapılması gerektiğini söyler.peygamberi hemen  öldürelim müslümanlarıda esir alalım bizim tarafımıza geçmeyenleride köle yapalım işkenceyle öldürelim.Müşrikler bu teklifi hemen kabul ederler.Ve planı hemen uygulamaya çalışırlar.Efendimi’e bu haber allahteala haber  verir.sen onların suratlarına öyle bir toprak savurki ben onlara günlerini gösterim.Peygamberi öldürmek neymiş görsünler,der.Peygamber  efendimiz  sabah müşrikler  daha  gelmeden  önce  ebubekirin evine  gider  ve müşrikleri  görür.Müşrikler ona saldıracaklardı efendimiz  hemen  avucuna toprak alıp suratlarına  savurur.Ve  onlar   efendimizi görmeden hemen ordan uzaklaşır.Ebubekirin  evinin arka kapısından çıkar.Müşrikler efendimizin evine geldiğinde yatağında yattığını görür. Yorganını açarlar ve içinde  küçük yaşta efendimizin arkasında duran hz ali çıkar. Ve müşrikler çok şaşırırlar.Ebubekir(r.a)evine giderler ama çok  geç kalırlar  çoktan yola çıkmışlardır.
Efendimiz ve ailési habeşistana olan hicretlerinide böylelikle başarıyla tamamlamıştır.efendimiz son yolculuğuna aişé annemizin yanında uğurlanmıştır. Ve diğer tarafa gitmeden önce bir
çocuktan misvak görür ve onu işaret eder annemize. Dişlerini onunla temizler ve son yolculuğuna gider.sonunda rabbine kaşur.
                                         özqé

13 Eylül 2010 Pazartesi

yaşlılık

Mimar  uzelyov,mezarlık  tamiratları  için  doğduğu  kente  gelmişti.Burada  doğmuş  büyümüş  burada evlenmişti.Burası  ona  geçmişteki  yaptığı  hataları hatırlatıyordu.Buraya  tam  on sekiz  yıl  önce gelmişti, kent  ona  çok  yabancı geliyordu.Herşey değişmişti burada.Bir  ağacın  altında  derin  derin düşünürken  bir  adam  yanına  yaklaştı ve  ona uzelyov  mu  sizmisiniz .Nekadarda değişmişssiniz beni  hatırladınızmı  ben  sizin  eşinizle  olan  boşanma  davanızı  almıştım.Aylardır  uğraştım   boşanmanız  için  ama  sonunda  başardım.Uzelyov: A tamam şimdi hatırladım  İvan  Nikoloyeviç  sizsiniz.Görüşmeyeli  nasılsınız Mimrina  nasıl  iyimi  oda ben  onu  burada  bırakıp  gitmiştim  yaşıyormu  halan?
Nikoloyeviç: Siz  gittikten  sonra   bayan Mimrina çok  perişan  oldu hiç  kimseyle  evlenmedi  konuşmadı.Sizden  parada  istedi  ama  siz  ona  para  göndermediniz size  çok kırılmıştı Bir  defasında  sizin  boşanmanızda kalan  tazminat  parasını bana  getirip  onun parasını  al ben  onun  pisli  parasına  elimi  dokundurmucam dedi.
Peki sen ney yaptın aldınmı  o  parayı?
Tabikide  aldım  almaz  olurmuyum o  kadar  çok  para  kimin  gözünü  döndürmez  bilirsiniz  beni  paraya  ne  kadar  çok  düşkün  olduğumu .
Tabi  kim  düşkün  olmaz  ama  almamalıydınız .harcadınızmı  o  parayı.
Bir kısmını harcadım ben  yarın olduğunda  baktım  salonda bayan Mimrina  hanım  ama    çabuk  o  parayı  geri ver dedi.Bende  çok  şaşkındım ama siz  dün  öyle  demiyordunuz o  kadar  desteyi  yüzüme  fırlattınız  şimdi  nolduda benden geri  istiyorsunuz?Söyler  misiniz  Mimrina hanım?
Sana  geri  ver  dedim .Ben harcadım  ama  o  parayı .Gerisini  sonra  verirsin uzelyov  sana  çok  para  verdi. bana  kalan  parayı  ver dedim  çabuk  ol bende  parasını  verdim  ve  ordan  çıktı  bir  dahada  karşılaşmadık.En  sonunda  bir  haberini  aldım  çok  hasta  olduğunu öğrendim helallik  istemek  için  evine  gittim  zavallı  kadın  çok hasta  ölecek  nerdeyse.
Peki öldümü. Evet aradan  bikaçgün  sonra öldüğü haberini aldım çok  üzüldüm.
Uzelyov Mimrinanın  mezarına  gider  ve nerdeyse  ağlayacaktı.  Onu  halan  çok  seviyordu  .Ve  bende yanına  gidip  hadi  kalk  gidelim giden  gitmiş  geri  getiremessin  onu dedim  ve  beraberce mezarlık şefinin  yanına  gittik  onları  tanıştırdım  uzelyov  işini  bitirip  hemen  kenti  terketti  burası  ona a cı  hatıralarını  hatırlatıyordu  çünkü.....


ösqe

yolunu şaşıranlar

Karanlığa gömülmüş  yazlık  bir semt.İvan  ivanoviç ve iş  arkadaşı yolda  giderlerken   başka  bir semte giderler. İvan  ivanoviç çok  aç  ve  susamıştır arkadaşıda  huzursuzlanır  daha  gelmedikmi der. Oda  az  kaldı  sabret biraz,evlerine  giderlerken  yanlış  bir  yola saparlar ve  tovuklu  bir  yazlığa  girerler.
İvan  ivanoviç:Bella aç  hadi  karıcım  kapıyı  bak  sana  misafir  getirdim hadi  nazlanma  bak  çok  aç  ve  susadık der.Bella hiçbirşey  söylemez  ve  kocasıda  bu  duruma  çok sinirlenir bella aç  şu  kapıyı  yaa  çok  acıktık nazlanmanın  sırası  deil  bak  eve  girince seni çk  kötü  yaaprım  hadi aç  şunu.Arkadaşı  burası  sizin  ev  değil galiba baksana hanımından  hiçses  soluk  yok.İvan  ben  o  eve  giricem  ve  bellayıda  pataklıcam  görür  o .Arkadaşının  yardımıyla  pencereden içeri  girmeye  çalışır  ve  sonunda  girer.İçeriden  uy  başım  birisi  kafamı  ıstırıyor  annecim diye  sesler  gelir.aArkadaşı,ivan  iyi  misin  dostum  hadi  çabuk  çık şurdan  ben  çok  acıktım  uykumda  fena  geldi  bak  uyucam burda  ben .Bu  gürültüyü  duyan  komşularını  birkaçı  çıakrlar  dışarı  karanlıkta  göz  gözü  görmez .Arkadaşıda  orda  bir  taşın  üzerinde  uykuya  dalar.Bu  gürültüyle oda  uyanmak  zorunda  kalır  ve  pencereden  tavukların  uçtuğunu  görür  birkaçıda  kafasına zıplar . İvan  ivanoviç içerde  adeta  savaş  eder tavukalrla.Ve birkaçınıda keser Arkadaşı  hadi  çabuk  ol İvan dur  pelerinimi  alım  onu  kaybettim  ay  pelerinimi  ve anahtarımı   tavukalr  aldılar  onları  almadan  gidemm  ben  biryere. Ve  nihayet pelerini  kurtarır  ama  tavuklar  anahtarı  vermemkle  ısrar  ederler.Anahtarı  alan  tavuğu  yakalar  ve onuda  ezerek   dışarı  sonunda  çıakr.Dışardaki  insanları  görünce  çok  korkar .Ein  sahibi  gelir  ve  bağırarak  siz  benim  evime  nasıl  girersiniz tavukalrımı  nasıl  kesersiniz  ben  onlar  olmadan  nasıl gecinirim  şimdi.İvan  ivanoviç  hanımefendi  burası  benim evim  bir  yanlışınız  var  sizin  .Siz  beni  nasıl  tanıamssınız ben  satış  müdürüğünde  çalışıyorum  müdürüm   beni  bu  civarda  herkes  tanır.burası proteveski semti  ddeilmi.  hayır  efendim  burası  deil  o  dediniz  yer  yan  tarfta  kalır burası kalabuski oluyor .Nasıl  yani  biz  yolumuzu mu  şaırdık.Evet  efendim  tavukalrımın parasını  ansıl  vereceksiniz ben  onlarsız  yapamam.para  sıkıntı  deil hanım efendi  biz  nasılda yanlış  yola girdik.ve  iki  arkadaş pelerinlerini  alarak  oradan  uzakalaşırlar.....




özqe

12 Eylül 2010 Pazar

DİŞ AĞRISI

Yüzbaşı yuana'nın dişleri çok kötü ağrır.Ve hiç doktora gitmez çok korkar.1 haftadır diş ağrısıyla uğraşı.Uşağını yanına çağırır ve benim bu derdime çare bul artık dayanamıyorum der. uşakta :Efendim size bir    ebe getirtebilirim nefesiyle sizi dinç yapar der.Yüzbaşıda bu fikre uyar .Ama adamın soyadını unuturlar saatlerce bulmaya çalışırlar ama yok.Uşak der buldum azla ilgili bir soyadıydı ama ney der.Yüzbaşı dayanamaz gider bir dişçiye rahatlar,uşak yanına gelir ve buldum der .Yüzbaşıda ben ağrıyan dişimi çektirdim der ve istediği yemeği yer....

özqe

Çıkar İçin Evlilik

dul  bayan Mimrina'nın Piatisibaçyi sokağındaki  evinde  düğün  şöleni  vardı.Davetliler yirmi üç  kişiyse  ve  bunlarda sekizi  miyde  bulantısından  ağızlarına  tekbir  lokma  koymuyorlar.elektrik  tamircisi olan  bir  yakışıklı  delikankı  içeri  girer.  Ve  çifti  tebrik  eder. Sonra kızın  annesine ona  güvenmeyin  sizin  kızınızla  sırf  para  için  evleniyor.Lütfen  gözünüzü  açınız.  damat bunları  duyunca  küplere  girer. ve  kendini  savunmaya  geçer  .Lütfen burayı  terkediniz sizi  görünce  tuhaf  oluyorum  der  ve elektrik  tamircisi zor  durumda  kalır. zorla  oradan  çıkar.Ertesi  gün  mahallede büyük  bir  kavga  olur damat  evi  terkeder.Gelinin  annesinin  yaptığı  yünlü yorganı  parçalar  ve  pencereden  aşağı  atar bunlar  kavga  ederler  ve  damat  gider .Annesi damatı sırf  parası için  kızıyla  evlendirdiğini  sinirle  azından  kaçırır.Kızıda  onu  sevmez  zaten  sırf  para  için  evleniyor.Anneside bunu azından  kaçırır  ve  damat bir  çıakr  için  evlendiğini anlar  oradan  uzaklaşır.....

özqe

30 Ağustos 2010 Pazartesi

nasıl evlendiğimin resmidir

Yazarın adı:    Anton çehov
Eser: seçme  hikayeler
Yayın: timaş  yayınları

Çayımız  bitince  anne  ve babalarımız  bizi  başbaşa  bıraktılar. Babam  hadi  oğlum  göreyim  seni dedi. Bende  arkasından  şöyle  fısıldadım. Onu sevmediğim  halde  nasıl  onu  sevdiğimi  söyleyebilirim.
Babam aptallık  etme. Sen  anlamazsın  sen  sadece  dediğimi  yap hadi  görüyim  seni. zoya andreyna'yla  beraber ben  yanlız  bıraktılar  biz birbirimizin ailelerimizin  bizi mülk  için  zorla  evlendiriyorlar. Zoya  andreyna : siz  matmazel  debeyi  seviyorsunuz  öyle  deilmi evet  sizde  başka  birini  seviyorsunuz evet ben  madam  debeyle  evlenecektim o pek zengin  deil  bu  yüzden  babamlar istemiyor  onu . bunlar konusurken bir  yandanda  çok  rahatladılar  ailelerine  haber  vermeye  giderlerken. Anneleri  ve  babaları bunları  çok  mutlu  görünce anlaştılar  diye  çok  sevindiler  tam  biz  başka  birini seviyoruz  diyecekken  ailelerimiz  engel  oldular.  Ve  bizi  zorla  evlendirdiler.  Şimdi evliliğimizin tam 25.yılını  kutluyoruz. İkimiz  ilk  başta istemeye  istemeye aynı  odada yattık, isteme çocuk  yaptık  ve  sonra  birbirimize  alıştık  ve  birbirimizi  çok seviyoruz lapne, ivan  ve  denis  grigornev adında  3  şeker çocuklarımız da var..

özqe..

21 Ağustos 2010 Cumartesi

cumbadan rumbaya

yazar : peyami safa
kahramanlar : cemile ,selim, tahsin bey ,asiye hanım, şahende,memduh  bey ,nahide,prenses
yayın : ötüken
sayfa:416

karagümrüklü deli cemile çok sinirlidir iki katlı bir binada yaşıyor evin geçimini kracılardan gelen parayla idare etmektedir.yaşlı bir adama pençeyi takar.bu sırada selim devreye girer. tahsin bey cemileye bir  balo  olduğunu  söyler  ve  kendisininde  gelmesini ister cemile  balo  davetini annesi  ve  ablasına  söyler ikiside  cemileden çok  heyecanlıdır. cemile evde  birgün  otururken tahsin bey  gelir ve  kendilerine  cemile hanım size balo  için gıyafit almah lazım  sizinle  biz dükkanları  dolaşalımda bir  tuvalet  alalım cemilede hemen  hazırlanıp  beraber  çıkarlar tahsin  bey  cemile  için  birçok masrafa  girer. cemilede  ona  kendini  bağlamayı  kafasına  koymuştur. balo  günü geldiğinde ablasıda ağzında  emzikli  oğlunuda baloya  götürmek  istediğini  söyler annem  bakamaz  ona mecburen  ona  bizimle  gelecek. Cemile bunu  duyunca çok  sinirlenir kuzum senin zorun  ne  emzikli  çocuk baloya  gelirmi  hem altına yapar kokutur  oraları ağlar emmek ister  durmaz  o.
ablası  söylediklerinden ısrar eder ve bu  konuyu çok  tahsilli birine soralım o ne derse o olsun  der. bunlar giderler ocakcı başı die birine götürürler. konuyu  anlatırlar cemile  istemediğini  söyler ocakcı başı: tabikide  çocuk gider buyaşta gitsin öğrenir  ilerde maksat  moderenlik der bir köşede oturuverir oda annesi gelir arasıra  bakar  ona der ve  cemileyi  ikna  ederler. nihayet  balo  günü  gelir cemile  o  gün yeni taşınan kiracılarının oğlu  Selimle tanışır  onu  çok  beğenir. Onunda  baloya gelmesini söyler  oda  kabul eder.
cemile  balo  saati  geldiğinde  tahsin  beyin  şoförü ali  onu almaya  gelir hazırlanıp  çıkar  ve  baloda  selimi bekler  her  gelene  bakar  selim  zannedip.  O sırada  tahsin  bey  gelir cemile  hanım niye  kapıda  duruviriyosunuz gelin  beraber içeri  gireh . Cemile  yok  der  sen  gir  ben  birazdan  gelirim  der  ve  tahsini  gönderir. Selim o  sırada  gelir ve cemileye  cemile  hanım  beklettiysem mağdur  görün. beraber  içeri  girerler  bütün  gözler  cemilenin  üzerindedir  o  kadar  güzel  ve  göze  çarpıcı  olmuştur  ki  bütün  erkekler  eşlerini bırakıp  cemileyle  dans  etmek  için  sıraya  giriyorlar  adeta. Cemileyle selimin konuşduklarını  gören  tahsin  bey çok  sinirlenir  ve  yanlarına  gider  cemile  hanım  nirelerdeydiniz  bütün  salonda  sizleri ardım.

Bu delikanlı  kimdir ne  münasebetle  sizin  yanınızda  duruviriyor.cemile kimse  kim  sanane Selim söze  karışır beyfendi  siz  bu  konuşmayı  ne  hakla  kendinize  hükmediyorsunuzda  benimle  bu  şekilde  konuşuyorsunuz  tahsin  bey  ona  çok  ters  davranır.bunlar  tam  kavga  edecekken  yukarda altayın  ağladığını  duyan  cemile eyvahlar  olsun  der. ve  koşarak  oraya  doğru  gider salondakiler hayretle  ona bakarlar .  Meğerki güvenlikçiler içeri  bebek  almıyorlarmış davetliler  rahatsız  olur die tahsin  bey  onlarla  konuşup çocuğunda  içeri  girmesine  ikna  eder. cemile  baloda  çok  eğlenir selimle dans  eder  .

ertesi  gün tahsin  bey  cemileyi  yazanesine  çağırır cemilede  gider.

tahsin bey: cemile  hanım benim garı eski  kafalıdır ben ondan  boşanıp  sizin  gibi gozel bir  bayan  almah  isdiyorum asiye  hanımında  rızası  oluvirirse  sizinle  evlenmeh isdirem . cemile  çok  şaşkındır tahsin  bey  ne  zaman  evlilik  konusunu  açsa  cemile hep  geciktiriyor.cemile  ve  selim  bu  sırada  birbirlerine sevdalanırlar. konuşurlar selim üniversite son  öğrencisidir. bunlar  evlemeye  karar  verirler .

Selimin  eski  aşkı  nahide  ortaya  çıkar.cemile  kim  bu  nahide  niye  hala  görüşüyorlar der ve  o  sırada  selimin  babası  hapse  girer.nahide  meselesini  ondan  öğrenmek  için  ve  onu  ordan  kurtaracağını söylemek  için  hapishaneye  gider  ve  çok  eskiden  olduğunu  nahidenin onu  sevdiğini söyler  ve  cemile  arkasına  bakmadan  sinirle   koşarak  gider. selimle  buluşmak  için bir  muhallebicide buluşacaklarına sözleşirler.
Ertesi  gün  cemile  selimi mektepten  alamaya  giderken  bir  kızla  beraber  çıktıklarını  görür ve  cemile  bu  kız  ana kuzusudur acaba  bu  kız  o nahidemi  der  ve  peşlerinden  gider. Selim muhallebicinin orda  ayrılır cemile  kızın  peşinden  gider  ve  afedersiniz size  birşey  soracam.

nahide: buyrun der Cemile  sizin  isminiz nahide  mi  der ve  oda  evet  der siz  selimin  eski  sevdiği  misiniz ?

nahide  bir  tereddütten  sonra e şey  evet  biz  selimle  evleneceğiz ama  bana  senden  bahsetmedi neden?

bunu  selime  sorunuz. ondan  önce  ben  size  geldim  soracam  elbet  ona ama  sizdende  öğrenmek istedim bir  müddet  sessizce  giderler ve  cemile  gitmek  isdediğini  söyler .

Selimin  yanına  gittiğinde ona sen  buraya  yanlız  mı  geldin  der.

Selim: evet  der  cemile  yalan  yalancı  bana  yalan  söylemek  haa sen  buraya  nahideylen  geldin  yalancı   seni birde  bana  yalan  söylüyorsun  der  ona  bir  tokat  atar  ve  gider  bidaha  beni  ben  seni aramadığım  sürece  sakın  arama gebertirim  seni  der  ve  bir  otomotife atlar.
Selim arkasından  bakakalır cemile  neden  bana  böyle  davranıyordu der.
cemile ona  olan  hırsından  tahsinle  yaşamayı  kabul  eder apartıma  yerleştiklerinde tahsinle cemilenin  ablası  yani  Şahendeyle  aralarında  birşeyler  olur  bunu  cemileden  saklarlar  asiye  hanım  bile  biyor  ama  cemile  bilmiyor  tahsin  herşeyi  cemileye  anlattığı  gün  selimin  babası  nail  bey  gelir selimin  çok  hasta  olduğunu  söyler  tek  çare  doktorlar amerikaya  gitmeleri  ve  orda  bikaç ay tedavi  olması  gerektiğini  söyler  ama  selim kabul  etmiyor  senin  için  gitmek  istemiyor  kızım  yalvarırım  onu  ikna  eder  ve cemile  ona  beni hemen  onun  yanına  götürün  hemen  çabuk  olalım  çabuk  diye  hırçınca  bağırır  ve  cemile  nihayet  selimin  yanına  gider  selim  çok  kötüdür  günden  güne  kötü  olacaktır.
bir  gece  nail  bey  cemileyi  arayarak  cemile  kızıkm  selim  senin  yanına  geldimi der  cemile  niye  der bişeymi  oldu  ona yanına  gitmiştim  ateşini  kontrol  etmeye ama  yatağında  yoktu  kaçmış.  cemile  evet  bugün  kaçacağını  söylüyordu  bana bahceli  bir  evde  beraber  yaşamak  istediğini  hiç  kimsenin  bizi  bulamayacağı  bir  yerde  dedi ve  telefonu  kapayıp  nail beyin  yanına gitmek  için  hazırlandı evden  çıktığında  kapıda  selimi  görünce  çok  sevinmişti   kuzum  sen  nerelerdesin  baban  aradı  çok  merak  etmiş  seni  dedi  ve  onu  yukarı  çıkardı  merdivenlere kadar  çıkamayan selim  kapının  önünde  bayıldı ve  ağzında  kanlar  boşaldı  cemile onu  divanın  üzerine  yatırıp  annesini  ve  şahendeyi  uyandırıp  ona  yiyecek  bişeyler  yedirdi  ve cemile odasına  götürüp uyttu  onu  sabah  babası  geldi  ve  onu  götüreceğini  söyledi.
Cemile  ısrar  ediyordu  selim  burda  kendine  geldi  o  evden kaçıp  geldi  buraya  1  hafta  daha  kalsın  sonra  götürürsünüz  dedi  ve  gitti 1 hafta  sonra  geldiğiğnde  selim çok  iyiydi  eskisinden  daha  iyi babası selimi  cemileden  uzaklaştırmak  için  amerikaya  gitmesi şart  olduğunu  söyleyince  cemilenin  heyheyleri  çıktı  tepesine  yine  çok  kızdı bende  geleceğim dedi  ama  dinletemedi yolculuk  günü selimi tirene  bindirdiğinde cemile  tirene  bindive  bende  geleceğim  dedi  ve  selimi  indirdiler nail  bey  ogün  geldiğinde götürcem dedi  cemileye cemile  bu  suali anlamamıştı nihayet o gün  gelmişti selimle  cemilenin evlendiği  gün  nail  bey  yanlarına  yaklaşıp  işde  ogün  geldi  dedi ve kapıdan  nahide  ve  memduh  beyin  geldiğinin  görünce  ayol  bak kimler  geliyor  dedi  ve nahide  tebrik  ederim  bahtiyar  oldum  size cemilede onun  için  aynısını  söyledi ve  çok  mutlu oldu.....



   özge